TKP eski Genel Sekreteri İsmail Bilen'in ömrünün büyük bölümü, Türkiye Komünist Hareketinin, Komünist Enternasyonal'in bir çok adsız neferi gibi takma adlar altında geçti.
TKP'nin 1973 Atılımı ile Türkiye'de güçlenmesine kadar yoldaşları, siyasi dostları ve düşmanları onu Laz İsmail yada Marat olarak anarlardı. Sovyetler Birliği'nde TKP Dış Büro temsilcisi olduğu dönemde, radyo yayınlarında Erdem, 1960 ve 1970'lerde Türkiye'de dağılan yayınlarda S. Üstüngel ya da Savaş Üstüngel adlarını kullanırdı.
İsmail Bilen broşürü 1960 yılında, günün değişen koşullarında Dış Büro'nun üstlendiği yeni örgütsel girişimler için yol gösteren bir çalışma olarak hazırlanmıştı.
Uzun yıllar boyunca Türkiye'de ve yurt dışındaki TKP çevrelerinde elden ele dolaşırdı. Son baskısı 2004 yılında yapılmıştı.
Lenin, II. Enternasyonal'in Çöküşü
Lenin’in bu uzun yazısı, konuya ve dile hakim bir yoldaş (Y.Koçak) tarafından titizlikle kontrol edilerek İngilizceden çevrilmiş, mümkün olan yerlerde aslıyla karşılaştırılmış, İşçinin Sesi’nin 5 Aralık 1988 tarihli 366.sayısında, 26 Aralık 1988 tarihli 367.sayısında, 9 Ocak 1989 tarihli 368. Sayısında ve 23 Ocak 1989 tarihli 369: sayısında 4 kez, ÇEK-AL bölümünde tefrika edilmişti.
2025 yılında, içinde yaşadığımız dönemin özellikleri ve yazıda işlenen fikirlerin artan önemi dolayısıyla, EMAR Emek Araştırmaları Vakfı olarak, tümünü bir e-kitap olarak yayınlıyoruz.
DERLEYENİN NOTU
TKP”nin değerli teorik lideri R.Yürükoğlu’nun derlediğimiz siyasal yazılarının 3. Kitabını e-kitap olarak yayınlıyoruz. Bu kitap, R. Yürükoğlu’nun 1983-1987 döneminde çeşitli teorik ve örgütsel pratik sorunlar üzerine yazdığı makaleleri, röportajlarda dile getirdiği görüşleri içeriyor. Yazarın üzerinde durduğu önde gelen konular arasında faşizmin çözülüşü, burjuva demokrasisi, cephe sorunu, sosyal demokrasi, menşeviklerin öne sürdüğü program ve platformlar, sendikal birlik, örgütsel işleyişler, SBKP’nin çöküşüne giden yolda izlenen siyasetler ve Sovyetler Birliği’nin sorunları sayılabilir. Bugün hâlâ yaşanılan çeşitli sorunlara ışık tutacağı inancıyla, iyi okumalar diliyoruz.
EMAR
Derleyenin Notu
Mercan Köklü’nün işçi marşlarımız ve deyişlerimizden derlediği bu kitap, 1998 yılında, İstanbul’da “İşçi Marşları ve Halk Şarkıları” adıyla yayınlandı.
Emperyalizm aşamasının derin bunalımını giderek artan şiddette yaşayan ülkede, son dönemlerde öğrenci ve emekçi halk hareketinde yaşanan silkinme, toplumun üstüne, yetmez ama evetçi alçaklığın da yardımıyla çökmüş olan ölü toprağını biraz olsun silkeledi.
İktidardaki burjuvazinin her türlü hesap ve oyununa, böl-yönet siyasetinin her türlü taktiğiyle emekçi halkın bilincinin bulandırılmış olmasına rağmen, sınıf mücadelesinin şaşmaz mantığı yeniden kendini gösteriyor. Yüzbinlerce insan sokakları, caddeleri, meydanları dolduruyor.
Devlete tepeden tırnağa hakim olan burjuvazi, dinci-milliyetçi ittifak çetesi, elindeki her türlü maddi ve teçhizat üstünlüğüne ve dünyanın önde gelen bütün emperyalist güçlerinin açık ve zımni desteğine rağmen, hak-hukuk-adalet isteyen milyonların tepkisini bastıramıyor, gençliğin coşkusunu söndüremiyor.
Sınıf mücadelesinin bu yükselişiyle birlikte “demokrasi için tek yol devrim” belgileri yeniden alanlarda çınlamaya, ortalığı inletmeye başlamışken, Biz de EMAR olarak, çorbada tuzumuz olsun diye – bu kitapta gördüğümüz türlü eksikliklere rağmen - bu marşları yeniden hayatın içine görevlerini yerine getirmeye çağırdık.
Şimdi sitemize yerleştirdiğimiz İşçi Marşları ve Halk Şarkıları kitabını, yakında müzik kayıtlarının da yer alacağı “interaktif” bir ortam izleyecektir.
Dostlarımızın eksikliklerimizi tamamlamaya yardımcı olurken, bu çabayı çevrelerine tanıtarak yaygınlaştırmaya çağırıyoruz.
EMAR
İŞÇİ MARŞLARI

Amacımız
Dünyamız kapsamlı ve derin bir dönüşüm sürecinden geçmektedir.
“Eski”, “miyadı dolmuş”, “yüksek miktarda enerji ve zaman tüketen” endüstriler, endüstri kolları, teknolojiler giderek yok olurken, dünya çapında emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları, her yönden üstlerine gelen, köklü ve müthiş acılara gebe değişikliklerle yerinden oynamaktadır. On milyonlarca insan, “iş” bildikleri süreçlerin tamamen ya da kısmen ortadan kalktığına şahit olmaktadır.
Dünya işçileri bu büyük değişimler çağında ortaya çıkan fırsatlardan, süreçte yaşananlardan ders çıkarmada; tehlike ve tehditleri küresel sınıf mücadelesinin olanaklarına ve kazanımlarına çevirmede yararlanabilir ve yararlanmalıdır. Tamamı...